Bitenler ve Çöpe Gidenler - 8

   Bu güzel günden hepinize merhabalar! Bugün nedense içimde sebepsiz bir mutluluk var. Hatta sabah uyandıktan on dakika sonra evden çıkıp oy kullanmaya gitmiş olduğum halde "Neden beni daha önce uyandırmadınız; saçım başım, Godzilla gibiyim, aman tanrım!" diye söylenmedim bile. Neyse, neyse efendim sanki ilk defa oy kullanıyormuşçasına heyecanla ve görevlilerin söylediği her şeye kulak kabartarak oyumu kullandım ve geldim. Sonrası Youtube 'dan videolar izleme ve sonunda bloğum için fotoğraf çekme. Belki vizelerime de çalışmaya başlarım bi'ara ne dersiniz?

   Mart ayının bitenlerini paylaşacağım bugün sizlerle. Bu ay öyle aman aman bi'şey bitirmedim, bir yıldır elimde sürünen bir iki şey bitti onlardan kurtuldum.
   Hadi hep beraber neleri bitirip neleri çöpe gönderdiğime bakalım;

Deracine Temizleme Jeli: Bundan 2 tane 3 ml kullandım ama diğerini fotoğraf çekimine davet ettiğim halde teşrif etmedi, sanırım kaybettim. Kahverengi, uhu gibi kıvamı olan bu temizleme jeli cildim hassas olduğu halde hiç zarar vermedi. Aslında temizleme görevini yerine getiriyor fakat içerisinde parabenler, alkoller cirit attığı için tam boyunu almam.

Deracine Bionem Yoğun Nemlendirici Krem: Bu kreme "Sensin tüm ciltler" demek istiyorum. Cildim karma olduğu halde kullandıktan bir iki saat sonra yüzüm tüm kremi kustu, sanki az önce bebe yağı sürülmüşçesine parlamaya başladı. Işıldamak demiyorum bakın, burnum zaten yağlıdır yalnız ilk defa tüm yüzümden yağ aktığını gördüm. Peelingler ve cildimi kurutucu maskelerden sonra uyguladığımda da bu durum değişmedi, sadece yüzümden yağ akma süresi gecikti. Cildi kuruluktan pul pul olanlar belki kullanabilir. Yo, ben almayayım madam!

Bioderma Sensibio H20: İşte benim enn sevdiğim makyaj temizleyicim. Ten makyajı yapmadığım için göz makyajımı temizlemekte kullanıyorum. Bir çok yerde bu misel suyunun göz makyajını çıkaramadığını okudum ama benim eyelinerımı, kat kat farlarımı, simli ve renkli göz kalemlerimi, maskaramı tek bir disk pamukla temizleyebiliyor. Çift fazlı temizleyiciler gibi yağlı his bırakmıyor, gözüme kaçırdığımda yakmıyor, bol bol kullandığımda yağlı olmadığı için bulanık görmeme neden olmuyor. Yenisini kullanmaya başladım ancak yedeği yok :( Güzel bir indirim yakalasam da alsam...

Garnier Esas Bakım Nemlendirici Günlük Bakım Kremi Normalden Karmaya Dönük Cilt: Bu kremin kokusu beni çok rahatsız etmişti. Sadece kokusu da değil, yüzüme sürdüğümde verdiği hissi de sevmedim. Evde bir köşeye atmıştım sonra el birliğiyle vücut kremi olarak bitirildi. Fiyatı uygundu, 7-8 TL gibi bir şeydi. Ben bir daha almam.

Rival de Loop Hydro Göz Çevresi Onarıcı Ped 6x2 'li: Alalı 1 ay oluyor, düzenli kullanayım da sonucu göreyim dedim. Şimdi sonucu sizinle paylaşıyorum. Koca bir "0". Verdiğim 10 TL 'ye yanıyorum, o derece yani. Nemlendirmedi, ince kırışıklıklara yardımcı olmadı, göz altı şişliklerim varken kullandım işe yaramadı, morluk sorunum olmadığı için bilemiyorum fakat ufacık bir aydınlık bile vermedi. Git gözüm görmesin bir daha seni!

Watsons Yeşil Çaylı Anti Oksidan Derinlemesine Temizleyici Maske:  Abartmıyorum tam bir yıl kullandım. Bitmedi de bitmedi. Cildimdeki yağı tamamen emmedi ama kurutmadan hatta üzerine nemli bir cilt bıraktı her seferinde. Maalesef içeriğinin üst sıralarında mineral yağ var. Ki mineral yağ gözenekleri tıkayan bir petrol türevidir ve hücre gelişimini yavaşlatır. Sürekli banyoda durduğu için içeriğine bakmamışım, bitince farkettim. Sanırım artık satılmıyor ama satılsa da benim almayacağım bir maske.

Rival de Loop Oliven Maske: Cildime verdiği rahatsızlıktan sonra ayaklarımda kullandım, yumuş yumuş ayaklarım oldu. Elbette bir daha almam. Hakkındaki düşüncelerimi yeni yazmıştım. Ayrıntılı bilgi için tık tık.

Markasını Bilmediğim Allık Fırçası: Kıllarının şekli bozulduğu için doğru çöpe gidiyor. Pudra, allık, kapatıcı fırçaları araştırmasına başlasam iyi olacak. Tabi ki vizelerden sonra...

Missha Perfect Cover B.B Krem No.13: Hayır, hayır ten rengim bu bb kreme göre çok daha koyu ancak ilk defa bb krem uygulaması yapacağım için normalde kullanamayacağım bir rengi denemek -heba etmek- istedim. Rengi yüzümü hayalet gibi gösterse de "Sahteyim ben!" diye bağırmamasına bayıldım. Hem güneş koruması da varmış. Elimdeki testerlardan kendime en çok uyan renge karar verince alabilirim.

Avon Color Trend Ruj Tease: Doğum günümde bana hediye gelen bu mor ruj Türkiye 'de satılmıyor. Rengi benim kullanacağım bir renk olmadığı için çöpe gidiyor. 10 aydır bir kere kullanılmadan duruyor evde. Nerede kullanacağım ki zaten?

Essence Glossy Lipbalm Pink Dragonfruit: Serinin en simli ürününü almışım sanırım. Tatlı bir kokusu var ve sürdüğümde çok mu parladım acaba diye düşündürüyordu hemen siliyordum. (Neyse ki ) tarihi geçmiş de çöpe gidiyor.

Johnson's Baby Ekstra Hassas Islak Mendil: Sıradan bir ıslak mendildi. Paketin içinden bir tane çekince halay ekibi gibi 3-5 tanesi geliyordu ve kokusunu da sevmedim. Elimde aynı markanın "Gentle Cleansing" çeşidi olanından var, umarım onu daha çok severim. Bu bir daha alınmayacak.

Apaks Makyaj Pedi: Dağılmıyor, parçalanmıyor. Severek bitiriyorum.

Eyüp Sabri Tuncer Silver Rain Perfume Jewels: Tuzlu bir kokusu vardı, kullandığım gün burnum mu iyi değildi bilmiyorum ama buram buram turşu gibi kokuyormuşum gibi geldi bana. Baya kalıcı ama. Almam.

Eyüp Sabri Tuncer Passionate Love Perfume Jewels: Ağır bir koku fakat şu ana kadar kullandıklarım içerisinde en sevdiğim bu oldu diyebilirim. Elbette tam boyunu alacak kadar değil ama kullandıktan sonra "Açın camları, açın, kendimi atıcam!" diye bağırmadım, gayet uslu efendi kokladım. 

Neutrogena Light Sesame Formula Vücut Losyonu: Kim bilir ne zaman verilen bu testerı, tester kutum dolup taşarken farketmem sayesinde deneyimleyebildim. Geceleri uyumadan önce el kremi olarak kullandım, çabuk emiliyor ama kuru olmayan ellerimi bile yeterince nemlendiremiyor. Ayrıca içeriğinde paraben de var. Şu an için ülkemizde satışı yokmuş, olsa da almayacağım bir ürün.

Gliss İpeksi Görünüm Sıvı Saç Kremi: Gliss 'in sıvı saç kremlerinin bir çok çeşidini denedim. En son bu kalmıştı elimde. Günü kurtardığı bir gerçek, eğer duş almazsam yarın yağlı saçlarla gezmek zorunda kaldığım için elim pek gitmedi. Baktım 1 yılı dolduracak, kuru saçlarıma değil de duştan sonra uygulamaya başladım. Sonucu böyle daha çok sevdim. Bir süre farklı saç bakım ürünleri deneyeceğim, belki daha sonra başka bir çeşidini alabilirim.

Bu ay bol bol alışveriş yapmaktan bir şey bitirmeye pek zaman bulamamışım sanırım. Haftaya vizelerim başlayacağı için blogumla çok ilgilenemeyebilirim. Bir sonraki yazıya kadar kendinize cici bakın!